Konu yemek olunca, gezegenin en güzel ülkesiyiz bizce. Huyumuzla, suyumuzla, adetimizle en güzel ülkesiyiz.
Madem bir sözle başladık, sözle bitirelim. Bizim oralarda bir söz vardır bir de "Aç mezarı yok" diye. Anadolu'da kimse açlıktan ölmediği için söylenir bu. İki anlama gelir. Bir tanesi sen iste çalışır, karnını doyurursundur.

Mahalleye biri taşındığında ilk iki akşam onu aç bırakmayız

Çünkü o eşya yerleştirmekten, temizlik yapmaktan yemek yapacak vakti bulamayacaktır.

Eğer etrafta çalışan birileri varsa mutlaka onun için bir şeyler hazırlarız

Şimdilerde her yerde inşaat var ama eskiden böyle olmazdı. Yakınınızda bir yerde inşaat varsa mesela, çalışan işçiler de olurdu ve mahalleden birileri mutlaka bir şeyler hazırlardı. En kötü çay demlerdi. Çalışanların istemesi de abes sayılmazdı.

Arefe gününde mezarlık önünde hayır yaparız

Bizim oralarda lokma dökülür mesela. Mezarlığa kadar gelip yorulmuş ve acıkmış herkes için dağıtılır.

Eğer bir yiyecekten çok yapmışsak mutlaka dağıtırız

Tarhana kurutursun, biber kurutursun, salça yaparsın, turşu kurarsın mesela. Eğer bunlardan bir ya da birden fazlasını, gereğinden fazla hazırlarsan konu komşuya dağıtırsın. Bu Anadolu'da yaşamanın en güzel tatlarından biridir.

Kendi yapamayacak kadar hasta olan tanıdığımıza bir tepsi yemekle gideriz

Ufakken annem ameliyat olduğunda evimize tepsi tepsi yemek gelince anneme sormuştum ve aldığım cevap şuydu: "Bizde öyle olur oğlum, biri hastalandı mı yemekle gidilir, çünkü kendi yapamayacak kadar hasta olabilir"

Düğün, sünnet ve buna benzer bütün etkinliklerimizi yemekli yaparız

Şimdilerde bu gövde gösterisine dönse de aslında amacı, benim mutlu bir anım var, kimse mutsuz olmasın, herkes doysundur. Buradan bakınca güzeldir.

"Kokmuştur" diyerek konu komşuya da birer tabak götürürüz

"Kokmuştur ve belki onun bu yemeği yapacak bütçesi yoktur" düsturuyla hareket edilir. Herkes böyle hareket etse, dünyada fakir insan kalmaz dedirtendir.

Gelen tabağı asla boş göndermeyiz

Nasreddin Hoca'nın "Senin Kazan Doğurdu" hikayesini anımsatır. Komşudan gelen tabak, elde avuçta ne varsa koyularak geri gönderilir.

Doğum yapan birine yemek götürürüz

Çünkü o kendi yapamıyordur.

Bir yakınımızı kaybettiğimizde onun için yemek dağıtırız

Bir yakınımızı kaybettiğimiz zaman ruhuna şad olsun diye çevremizdekilere yemek dağıtan bir milletiz. 

Aşure gününde elimizden geldiğince daha çok eve aşure götürürüz

Yıl 2017. Yer İstanbul. "İstersen 2 tane de alabilirsin" diyen komşu var hala. Sonra derler ki "Bu ülkeden gidicem" Vallahi burası çok güzel. 

"Göz hakkı" diyerek yediğimizi paylaşırız

 Anadolu insanının en güzel örneklerinden biridir bu davranış. 

Bayram sabahları, bayramda kimse aç olmasın diye mutlaka yemekli etkinlik yaparız.

Tam bir hayır yemeğidir. Hatta gençler de bu yemeklerde garsonluk yapar. Yıllarca garsonluk yapmış biri olarak söylerim ki çok keyiflidir.

Bazı yörelerde yeni evlenenlere de yemek götürürüz

Bu her yörede olmaz tabii. Onlar meşgul olur şimdi birkaç gün diyerek yemek götürülen yerler var.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)



Facebook Yorumları